5 Şubat 2010 Cuma

Ömer'in Yezdigerd'a mektubu

Yezdigerd,


İslamiyeti kabul etme teklifimi, kabul etmediğin surece, senin ve ulusunun geleceğini bereketli görmüyorum. Bir zamanlar senin ülken dünyanın yarısına hakimdi. Fakat şimdi ne duruma düştü? Orduların tüm cephelerde yenildi. Ve ülken düşmek üzere. Sana, kendini kurtarman için, bir fırsat veriyorum. Tek ve birleşik (herkes için geçerli) bir Tanrı'ya dua etmeye başla, Kainattaki her şeyi yaratan Tanrı'ya; biz gerçek Tanrı olan, onu ve mesajını dünyaya ulaştırıyoruz.

Ateşe tapma ve ülkene, ateşe tapmayı bırakmalarını emret. Gerçeğe ve bize katıl. Tek gerçek Tanrı, evrenin yaratıcısı olan Allaha tapın. Allah'a tapın ve İslam'ı kurtuluşun olarak kabul et. Pagan inanışlarını ve yanlış ibadetlerinizi bırakın, İslam'ı ve Allah'ı kurtarıcınız olarak kabul edin.


Bu şekilde, İranlıların tek kurtuluş ve barış yolunu bulacaksınız. Acemler için (Arapların özellikle İranlılar için kullandığı 'yabancı' anlamına gelen kelime. Fakat aynı anda ırkçı anlamlara da geliyor) neyin doğru olduğunu biliyorsan, benim önerimi kabul edersin.


İslam tek yoldur.


Allahu Ekber.
İmza
Müslümanların halifesi Omar İbn Al-Khattab

Şahın Ömer'e cevabı



Yaşamın ve bilginin yaratıcısı, Ahura Mazda'nın adına:


Sen mektubunda bizleri, kim olduğumuz ve neye taptığımız hakkında doğru bir bilgin olmaksızın, Allah ismindeki tanrına yöneltmek istiyorsun. Arapların halifesi pozisyonunu işgal ediyor olman etkileyici, ancak bilgin mütevazi bir Arap serserisiyle aynı, Arap Çöllerinde dolaşıyorsun, tıpkı bir çöl kabile üyesi gibi.Küçük insan (değersiz manasında), sen bana tek ve birleşik tanrıya tapınma teklifini yapıyorsun.


Ama bilmiyorsun ki, biz Persliler, binlerce yıldır tek bir tanrıya tapınıyor, günde 5 defa kendisine ibadet ediyoruz. Kültür ve sanat ülkesi olan bu ülkede, bu yıllardır normal yaşantının bir parçası.Bizler misafirperverlik ve iyi davranışları, gelenek haline getirip, dünyada tesis ederken, iyi düşünceler, iyi sözler, iyi davranışlar bayrağını elimizde tutup bunları temsil ederken, sen ve senin ataların çöllerde dolaşır, kendinizi besleyecek başka bir şey olmadığı için kertenkele yer, masum kız çocuklarınızı canlı canlı gömerdiniz.


Arap insanlarının tanrının yarattıklarına verdiği değer sıfır. Tanrı'nın çocuklarının başlarını kesiyorsunuz, savaş esirlerinin bile. Kadınlara tecavüz ediyor, kız çocuklarınızı canlı canlı gömüyor, kervanlara saldırıyor, toplu katliamlar yapıyor, erkeklerin karılarını kaçırıp mallarını çalıyorsunuz. Kalpleriniz taştan yapılmış. Biz tüm bu yaptığınız kötülükleri kınıyoruz. Tüm bu eylemleri yaparken bizlere tanrının yollarını nasıl öğreteceksiniz?Bana ateşe tapınmamı bırakmamı söylüyorsun.


Biz Persliler, yaratıcının sevgisi, yaratıcının gücünü güneşin ışığında ve ateşin sıcaklığında görüyoruz. Güneşin sıcaklığı ve ısısı gerçeğin ışığını görmemizi sağlıyor, kalplerimizi ısıtıyor, yaratıcıya yaklaşıyoruz. Birbirimize nazik ve yardımsever olmamızı sağlıyor. Bizleri aydınlatıyor, Mazda'nın Alevi ve ısısı kalplerimizi canlı tutuyor. Efendimiz Ahura Mazda'dır ve sizin onu yeni keşfetmeniz ve Allah adını vermeniz tuhaf. Ama biz sizler gibi değiliz, Biz sizlerin seviyesinde değiliz. Biz diğer insanlara yardım ederiz. Biz sevgiyi insanlara yayarız. Biz iyiliği dünyaya yayarız. Biz kültürümüzü diğer kültürlere saygımızı koruyarak, binlerce yıldır dünyaya yayıyoruz. Ancak siz Allah adına diğer insanların topraklarını işgal ediyorsunuz.


İnsanları topluca öldürüyor, kıtlığa sebep oluyor, insanlara fakirlik ve korku aşılıyorsunuz. Siz Allah adına kötülük yapıyorsunuz. Bu kötülüklerin sorumlusu kimdir?Sizlere öldürmeyi, talan etmeyi ve yok etmeyi emreden Allah mı?Yoksa Allah adına bunları yapan Müslüman kitle mi?Yoksa ikisi de mi?Çöllerin sıcağından ayağa kalkıp buralara kadar gelip topraklarımızı yakıp çorak bıraktınız.


Siz Allah'ın sevgisini insanlara askeri seferberliğinizle ve kılıçlarınızla mı öğreteceksiniz? Sizler çölde yaşayan, vahşi insanlarsınız ve bizler gibi binlerce yıldır şehirlerde yaşayan insanlara, Allah'ın sevgisini nasıl öğreteceksiniz? Bizim arkamızda binlerce yıllık bir kültür birikimi var. Söyle bana. Allah adına yaptığınız askeri seferberliğinizle, barbarlığınızla, cinayet ve talanlarınızla, bu Müslüman ordusuna ne öğrettiğiniz? Müslümanlara öğrettiğiniz ve gayrimüslimlere öğretmekte ısrar ettiğiniz şey nedir? Allah'ınızdan hangi kültürü öğrendiniz ve şimdi başkalarına neyi zorla öğretmek istersiniz?Heyhat. Bugün Ahura'nın Pers orduları sizin Allah'a tapan ordunuzca mağlup edildi. Şimdi bizim insanlarımız aynı tanrıya inanmak zorunda. Yine günde 5 defa, fakat bu kez kılıç zoruyla ve bu defa ona Allah diyerek ve Arapça dua ederek. Çünkü sizin Allah'ınız sadece Arapça anlıyor.Sana ve eşkıya takımına pılınızı pırtınızı toplayıp ait olduğunuz çöllere dönmenizi tavsiye ederim. Onları güneşin yakıcı sıcağına alışkın oldukları yerlere geri götür, kabile yaşantısına, kertenkele yemelere ve deve sütü içmelere. Senin hırsız takımının bizim verimli topraklarımızda, medeni şehirlerimizde, ihtişamlı ülkemizde serbestçe dolaşmalarına izin vermeni yasaklıyorum.


Bu kalbi taştan canavarları insanlarımızı öldürmeleri, kadınlarımızı ve kızlarımızı kaçırmaları, karılarımıza tecavüz etmeleri ve kızlarımızı Mekke'ye köle olarak göndermeleri için serbest bırakma. Onların Allah adına bu suçları işlemelerine izin verme, bu canice davranışlara bir son ver.İranlılar bağışlayıcı, sıcak, misafirperver ve saygın insanlardır.


Gittikleri her yerde arkadaşlık tohumlarını, sevgiyi, bilgiyi ve doğruluğu yaymışlardır. Bu nedenle seni ve insanlarını talanlarınız ve canilikleriniz için cezalandırmayacaklardır.Allah'ınla çölünde kalmanı rica ediyorum. Medeni şehirlerimize yaklaşma, Çünkü inandığınız fazla korkutucu ve davranışınız fazla barbarca.




İmza


İran Şahı 3. Yezdigerd




---------Kuran'daki bazı pagan ayetler

" Andolsun ki biz, dünyaya en yakın olan göğü kandillerle donattık.Bunları şeytanlara atış tanesi yaptık ve ahirette onlara alevli ateş azabını hazırladık " Mülk-5. ayet
Halk arasında yıldız kayması olarak bilinen meteorların atmosfere girince sürtünerek yanması şeytana fırlatılan tanelermiş!




Saffat 8.ayet “Onlar, artık yüce topluluğa kulak veremezler. Her taraftan taşlanırlar. Kovulup atılırlar. Ve onlar için sürekli bir azap vardır. Ancak meleklerin konuşmalarından bir söz kapan olursa, onu da delip geçen bir parlak ışık takip eder.”

9.“Doğrusu biz (cinler), göğü yokladık, fakat onu sert bekçilerle, alev huzmeleriyle doldurulmuş bulduk. Halbuki, (daha önce) biz onun bazı kısımlarında (haber) dinlemek için oturacak yerler (bulup) oturuyorduk; fakat şimdi kim dinlemek isterse, kendisini gözetleyen bir alev huzmesi buluyor.”

10.“Onları, taşlanmış her şeytandan koruduk. Ancak kulak hırsızlığı eden müstesna. Onun da peşine açık bir alev sütunu düşmüştür.” Ve “Şüphesiz onlar, vahyi işitmekten uzak tutulmuşlardır. Ve (gökyüzünü) itaat dışına çıkan her şeytandan koruduk

.













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder